Analist Dr. Marco Marsili, Donald Trump ile Vladimir Zelenskiy arasındaki Washington zirvesini değerlendirerek zirvenin Ukrayna’nın terk edildiğini gösterdiğini söyledi.

Analist Dr. Marco Marsili: Washington zirvesi, Ukrayna’nın terk edildiğini gösteriyor

Venedik Ca Foscari Üniversitesi’nde araştırmacı ve Portekiz, İngiltere ile İtalya’daki önde gelen sivil ve askeri kurumlarda görev yapan jeopolitik ve güvenlik analisti Dr. Marco Marsili, Donald Trump ile Vladimir Zelenskiy arasındaki Washington zirvesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Dr. Marco Marsili, “Trump ve Zelenskiy arasındaki Washington zirvesi, realistlerin uzun süredir öngördüğü stratejik dönüşü doğruluyor. ABD, Ukrayna’dan kontrollü bir çekilme planlıyor ve Kiev’in hedeflerini, Trump’ın ‘Önce Amerika’ gündemini güvenceye almak için feda ediyor. Ortaya çıkan dinamikler diplomasi değil, Rusya’nın çıkarlarına yönelik hesaplı bir teslimiyeti gösteriyor” dedi.

Zelenskiy’nin tavırları Ukrayna’nın umutsuzluğu demek
Dr. Marsili, “Zelenskiy’nin Melania’ya yönelik açık kaygısı ve iltifatları, Kiev’in sürdürülemez pozisyonunu yansıtıyor. Trump, Biden’ın sunduğu sınırsız desteği geri çekti ve Zelenskiy’i kırıntılar için yalvarmak zorunda bıraktı. ABD’nin tam desteği olmadan Ukrayna ordusunun çöküşü kaçınılmaz; Zelenskiy artık bununla yüzleşiyor” dedi.

Trump’ın Rusya’ya mesajı: Sürdürülebilir barış
Dr. Marsili, “Trump, müzakereler öncesinde ateşkesi reddederken ‘uzun vadeli barış’ talep ediyor; bu Moskova’ya bir hediye. Mesaj şu: ‘Toprak kazançlarını pekiştirin, sonra şartları dikte edin.’ Bu diplomasi değil; Zelenskiy’ye bir ültimatom: Ya şimdi Putin’in şartlarına göre müzakere et ya da ileride yok oluşla karşılaştı” ifadelerini kullandı.

NATO dışlaması ve 'koruma': Güvenlik yanılsaması
Dr. Marsili, “Trump’ın sunduğu ‘alternatif koruma’ gösterişten ibaret. İkili garantiler (Taiwan örneğinde olduğu gibi) NATO’nun 5. maddesi güvencesi taşımıyor. Ukrayna, ABD’nin keyfiyetine bağlı, gelecekteki Rus saldırılarına açık bir tarafsız tampon devlet hâline gelecek” şeklinde konuştu.

Patriot 'kusursuz' miti: Ukrayna’yı hedefe oturtmak
Dr. Marsili, "Trump’ın, Rusya’nın bu sistemleri vurduğuna dair belgeler olmasına rağmen Patriot hava savunma sistemlerini yenilmezmiş gibi göstermesi ileride Ukrayna’yı suçlamak için bir zemin oluşturuyor. Ukrayna çatışmayı kaybettiğinde “Onlara kusursuz silahlar verdik; savaşı kendi yolsuzlukları yüzünden kaybettiler.” diyecekler" yorumunda bulundu.

Jeopolitik sonuçları sıraladı:
  • ABD’nin Geri Çekilişi: Trump, Avrupa güvenliğinden çok iç politikayı önceliyor. Ukrayna artık bir yük.
  • Rusya’nın Zaferi: Putin temel hedeflerine ulaşıyor: NATO genişlemesi engellendi, çatışma durduruldu, toprakları fiilen tanıtmış oldu
  • Avrupa’nın Başarısızlığı: Parçalanmış ve hazırlıksız AB, ABD’nin yerini dolduramaz. Almanya ve Fransa çözüm üretemeyecekleri bir krizi devralıyor.
  • Küresel Mesaj: ABD taahhütlerinin geçici olduğu görülüyor. Çin, Tayvan’a daha cesur bakıyor; Küresel Güney ise Batı'nın 'kurallarını' ciddiye almıyor.
Sonuç:
Dr. Marsili, bu görüşmenin Ukrayna’nın terk edilişini resmiyete döktüğünü ve Trump’ın 'sürdürülebilir barışı', diplomatik yollarla teslimiyet anlamına geldiğini ifade etti. Marsili, "Avrupa’nın güvenlik mimarisi çökmüş durumda; nedeniyse transatlantik vizyonsuzluk. Zelenskiy artık bir seçimle karşı karşıya: ya toprak kaybı ya da devletin yok oluşu. Putin içinse bu süreç bir son değil, revizyonist projesinin başlangıcı." ifadelerini kullandı.
OGÜNhaber