Yıl 1999.
Kimine göre muhteşem bir operasyon,
Kimine göre Amerika verdi.
Haber bültenlerinin birinci sıradaki tüm haberlerinin nedeni, terör örgütü elebaşısı yakalanmıştı.
Günün şartlarında mevcut hükümet, o dönem ve sonrasında çok konuşulmasına rağmen, vatan hainini darağacına çıkartmamış ve İmralı’da özel bir odaya kapatmıştı.
O gün elleri kelepçeli getirilen soysuzun, bugün elinde kalem kâğıtla talimat vermesini çok itici buluyorum.
Kendine hayrı olsa soysuz olmaz.
Kendine hayrı olmayanın bugüne ne faydası olur, allame-i cihan olsa, sözünden ne çıkar.
Birde kahraman barış elçisi gösterilmesini de yersiz buluyorum.
Sonuçta Muhsin Yazıcıoğlu’nun dediği gibi “Apo ne Kürt’tür ne Türk’tür. Nesebi gâyri sâhih, it oğlu ittir!”
Yok neymiş 12. bilmem nesinde fesih kararı alınmış, yok neymiş bir kazanda silah yakmışlar, yok barışı sağlamışlar falan gibi sözlerle anılmalarını bile gereksiz ve lüzumsuz buluyorum.
Devletine 2 milyar dolar maddi zarar veren, 40 Bin den fazla vatan evladının kanı elinde olan bu cani ile ilgili bundan sonraki süreç nasıl işleyecek?
Milletin evlatlarının, şehit ailelerinin, gözü yaşlı anaların, ciğeri yanmış babaların, yetim büyümüş kuzuların ve en önemlisi nazlı al bayrağımın şerefi için ne yapılacak, hükümet ne karar alacak?
Merak ediyorum.
Tedirginlik yaşıyorum.
Neden mi?
Bizim yaşanmış acı tecrübelerimiz var.
Açılım adı altında, bitmiş tükenmiş bir örgütün nasıl tekrar harekete geçtiğini yakın hafızamız hatırlıyor.
Yine bitmiş tükenmiş hiçbir gücü kalmamış, kahraman Mehmetçiğimiz tarafından leş edilmiş bu soysuzların iki silah yakıp fotoğraf vermeleri bana hiç samimi gelmiyor.
Çok kullandığımız bir sözümüz var “kopek b** yemekten vazgeçmez” diye, o nedenle bende bunlara karşı bir şeyler eksik kalıyor.
Terörsüz Türkiye başlığı hepimiz için çok değerli, ben de istiyorum ve destekliyorum. Lakin kırk yıldır silah bırakmayan örgüt şimdi niye bırakıyor?
Ne dediniz?
Ne verdiniz?
Siyaset ne yaptı?
Heyetler ne görüştü?
Devlet bey, İmamoğlu’nun davaları TRT de yayınlansın derken bu heyetlerin görüşmeleri için böyle bir istekte neden bulunmadı?
Soruyorum bu görüşmelerde ne oldu...
Bize yansıyanlar çok güzel.
Analar ağlamayacak.
Tamam bizde bunu isteriz.
Terör örgütü silah bırakacak.
Evet yapmalı da, ama 40 yıldır silah bırakmayan örgüt şimdi niye bırakıyor?
Ben bu soruya cevap bulamıyorum ve hiçbir siyasi lider bununla ilgili bir şey söylemiyor.
Her cümleye bundan sonra diye başlıyorlar, kimse bugün ne konuşulduğunu bilmiyor.
Her ne konuşulduysa yaşadığımız an için şöyle diyebilirim...
Bugün siyaset işini layıkıyla yapmıştır ve dağdakiler silah bırakmıştır.
Ve eklerim...
Şimdi siyasiler bir kez daha işini yapsın meclisteki PKK uzantılarını da temizlesin.
99’ senesinde zamanın yorumcuları şöyle değerlendirmeler yapıyorlardı.
“Şimdi asarsak cahil kürt halkı için kahraman olur” deniliyordu.
Ama şimdiye baktığımızda cahil bir toplum kalmadı ak belli, kara belli...
Eee daha kahraman olacak bir durumu da kalmadı. Nasıl olsa örgüt kendini lav da etti.
Bence artık zamanıdır.
Bir komisyon seçelim
İçinde üye olarak on tane şehit anası, on tane şehit babası olsun.
Bebek katili Apo;
Vatana ihanet suçundan yargılansın,
Ağlattığı analar için yargılansın,
Yetim kalan çocuklar için, akıttığı kanlar için yargılansın.
Ve siyasiler konuşmasın mesela, bu mahkemede kararı hakimler de almasın...
Bu sefer kararı vicdanlar versin, yani şehit ana- babalarından oluşan bu komisyon versin.
Onlar ne derse o olsun.
Yada sandık koyalım milletin önüne;
Sn. Cumhurbaşkanımız olmasını istediği her şeyde referanduma gidip milletinden tam destek alıyor ya, şimdi de referandum yapılsın, “bebek katili asılsın mı?” diye millete soralım.
Sandıktan “Evet” çıkarsa kandilde sallandırın leşini.
Sonra;
Yedi düvel görsün Türk’ün kudretini.
Yedi düvele, yedi asıra örnek olsun ki, şehitlerimiz rahat uyusun.
Kalın sağlıcakla…