Bu açıdan Putin-Şi görüşmesinin yalnızca Çin-Rusya münasebetleri açısından değil, aynı zamanda ABD'ye yönelik politikaların seyrini göstermesi bakımından da kritik önem taşıdığının altını çizen Sisci, Çin ve Rusya arasında ABD karşısında daha önce görülmemiş ölçüde bir koordinasyon olduğunu belirterek bu hususun tarihsel bir ilk olduğunu vurguladı.
Putin'in Rusya-Çin ticari işlemlerinde dolar ve euro'nun payının istatistiksel hata marjına düştüğüne yönelik cümlelerini değerlendiren ve ikili ticarette doların tamamen terk edilmesi konusuna da değinen Sisci, "Birincisi, teorik olarak doların tamamen terk edilmesi mümkün. Ancak hâlâ 'doların gölgesi' varlığını sürdürüyor. Çünkü hangi para birimi kullanılırsa kullanılsın, döviz kurları ve fiyatlamalar dolara göre belirleniyor. Örneğin, euro da dolar ile kıyaslanarak değerleniyor ya da takas ticaretinde malın değeri dolara göre hesaplanıyor" cümlesini kaydetti.
Şu anda takas ticaretinin tam anlamıyla işlemediğini belirten Sisci hem Rusya'nın hem de Çin'in dış dünya ile ticaret yapmak zorunda olduğunu ve bu sebepten uluslararası amaçlar yüzünden bir hesap birimine ihtiyaç duyulduğunu dile getirdi. Çin'in para biriminin henüz tam konvertibl olmadığını ve dolara endeksli olduğunu dile getiren Sisci, bugün doların tamamen terk edilmesinin mümkün olmadığını dile getirdi.
Gelecekte Çin'in ulusal para birimi yen'in uluslararası pazarda daha fazla yer edinmesinin mümkün olduğunu belirten Sisci, bunun gerçekleşebilmesi için Çin’in para biriminin tam anlamıyla konvertibl hale gelmesi gerektiğini vurguladı.