
102 cm uzunluğundaki kaplumbağanın yapılan dış incelemesinde herhangi bir yara ya da darp izine rastlanmadı. Ölüm nedeninin netleştirilmesi amacıyla ölçümleri yapılarak doku ve kabuk örnekleri alındı. Alınan örnekler, DNA çalışmaları için Adnan Menderes Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Oğuz Türkozan’a gönderildi.
Deniz kaplumbağalarının ölüm nedenleri arasında; ağlara takılıp boğulmaları, plastikleri denizanası sanarak yutmaları veya tekne, jet-ski gibi deniz araçlarına çarpmaları yer alıyor. Karaya vuran kaplumbağanın erkek olması ise oldukça nadir bir durum olduğu öğrenilirken, bugüne kadar yapılan kayıtlarda ölen bireylerin genellikle dişi olduğu, erkek bireylere çok az rastlandığı belirtildi.