Mehmet Şimşek eleştirilebilir ama soğukkanlı ve insaflı olmak şart…

Geçen gün bir dostumla sohbet ediyordum.
Tabi ki, konu döndü dolaştı yine siyaset/diplomasi/küresel sistem filan derken; Türkiye ekonomisine geldi.
Kendisi soğukkanlı birisi…
Ne kimileri gibi mutlak iyimser, ne de kimileri gibi müzmin kötümser.
Objektif bakabilen/yapıcı eleştiriyi tercih eden ve “iktidarın ekonomi yönetimi şu şu konuda iyi/iyi şeyler yapmaya başladı veya şu şu politikalar isabetsiz” diyebilen birisi…
Son durumla ilgili tespitini merak ettim ve “ciddi olumsuz eleştiriler var ama sen ekonomiye dair ne düşünüyorsun? Kimilerinin dediği gibi her şey çok güzel mi yoksa kimilerinin söylediği gibi tünelin ucunda bir ışık yok mu?” diye sordum.
Dedi ki:
“Değerli Abi!
Sorun beş yıl önce başladı. Düşük kur yüksek enflasyon döneminde denge bozuldu.
Bu dengeyi yeniden kurmak bittabi ki çok zor.
Ama en azından KKM’den (Kur Korumalı Mevduat) kurtulduk, kurtuluyoruz.
Rezerv birikti. Millet TL’ye yeniden güven duymaya başladı.
Şimdi dönüş çok tehlikeli olsa da 5-6 ay daha dişimizi sıkmamız gerekiyor gibi geliyor bana…”
Aslında ben de benzer düşünce ve öngörüler içindeydim.
Ama geçmişinde, üst düzey kamu bürokrasisinde bulunan, ekonomi/finans ve bankacılık alanında derin müktesebata sahip olan ve özel sektör deneyimlemesine de devam eden dostumdan bunları duymak, doğrusu biraz olsun içimi ferahlattı.
Arkadaşlar!
Beni bilirsiniz; öyle politik mülahazalarla “ekonomide sorunumuz yok/Türkiye ekonomisinde işler tıkırında/eleştirenler salt siyasi saiklerle eleştiriyor” gibi hamasi laflar etmeyi seven birisi değilim.
Ama,
Başta küresel ve bölgesel siyasi risklere ve hatta içeride muhalif pesimist ekonomi yorumlarına rağmen hatta ve hatta direk biraz da insaf sınırlarını aşarak Mehmet Şimşek’in şahsına yöneltilen eleştirilere rağmen Türk ekonomisinde olumluya gidiş sinyallerinin başladığını görüyorum.
Bir de şöyle bakalım:
Şimşek başarısız olursa sadece Şimşek mi kaybetmiş olur yoksa kaybeden Türkiye/Halk ve hepimiz mi oluruz?
Bence olaya/gidişata/durumlara biraz da bu soruyu sorarak bakmak zorundayız.
Maalesef sadece muhalefetten değil esasa taalluk etmese bile/genellik arz etmese bile iktidar cenahından da Mehmet Şimşek’in politikalarına dair mutlak reddiyeci yaklaşımlar gelebiliyor.
Doğrusu bu yaklaşımlar ne iktidarın, ne memleketin ne de halkın hayrınadır!
Bakınız;
Almanya ve İngiltere Eurofighter Savaş Uçağının satışına onay verdi.
Merkez Bankası piyasaları tedirgin etmeden ve doğru okumalar ışığında faiz indirimini başlattı.
Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Moody’s Türkiye’nin kredi notunu yükseltti ve konuyla ilgili şunları söyledi:
“Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının enflasyon baskılarını kalıcı şekilde hafifleten, ekonomik dengesizlikleri azaltan ve yerli mevduat sahipleri ile yabancı yatırımcıların Türk lirasına olan güvenini kademeli olarak yeniden tesis eden para politikasına bağlılığını gösterdi.”
Bunlar bile aslında tünelin ucundaki ışığa dair ciddi emarelerdir.
Bunlara rağmen,
Kişisel ve siyasi çıkarları önceleyerek sanki başarısız olsa da haklı çıksak kabilinden yaklaşımlarla Şimşek’i yıpratmaya çalışmak/onu uluslararası arenada müttehem duruma düşürmek ve iktidarı düşünüyor gibi yaparak Şimşek’i yerden yere vurmak açıkçası zaten zorda olan Türk Ekonomisinin iyileşme sürecine darbe vurmaktan başka bir şey değildir!
Sonuç:
Eleştiri tamam ama yapıcı eleştiri…
Siyaset yapmak/muhalif olmak tamam ama adil/insaflı ve vicdanlı…
Mehmet Şimşek’i veya onun ekonomi politikalarını sevmemek tamam ama Türk ekonomisi ve Kamu maliyesine saygıyı ihmal etmeden…
Olmayanı/yapılmayanı veya kötü yapılanı dile getirmek tamam ama olanı/iyi yapılanı/kötü olanın azalmasını da söylemekten geri durmayarak…
Yani “Sezar’ın hakkı Sezar’a/Yiğidi öldür ama hakkını yeme” diyebilecek ehl-i insaf olmak o kadar zor değil.
Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlar.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.